Kimim? Neyim? Nasılım üzerine saçmalıklar

 Ben kimim? Nasıl biriyim? Hayatım nereye gidiyor? Bu sorularla kendimi yiyip bitiriyorum. Çok mu duyarsızım? Kimine göre evet. Ama kimisi de diyor ki fazla duyarlısın. Kimin ne dediği beni tarif etmiyor tabi ki. Kendime göre neyim. Bi gün baktığımda duyar abidesi bi gün baktığımda dünya umrumda değil. Gerçi ikincisini neredeyse hiç başaramadım. Ama sanırım dışarıya öyle de yansıyor kimi zaman. Kendimi bir yere koyamıyorum. Kimi zaman kendime haksızlık ettiğimi düşünüyorum. O kadar kötü biri olmadığımı, düşünceli olduğumu düşünüyorum. Ama yine sanırım bunları yalnızca ben düşünüyorum. Ya da mesela birisi de çok iyi biri olduğumu düşünüyor. Ama bunu o kadar da düşünemiyorum. Yine mi kendime haksızlık ediyorum. Bilmiyorum.


Mesela sözkonusu acıyı yaşamaksa her zaman içimde yaşıyorum. Bir zayıflıkmış gibi saklıyorum içimde. Gerçi benim acılarım hiçbir zaman gerçek bi acı olmadı. Hep çocukca şeyler yaşadım. Çocukça ağladım çocukça güldüm. Fazla çocuk kaldım. İyi anlamda da değil üstelik. Çocuk kalmanın iyi anlama gelmediği durumlarda var tabi. Ya da mesela acısını paylaşmaksa başkasının hep daha çok acıtır diye konuşmadım. Çünkü kendim acılarımda susmayı tercih ettim ve iyi olan o gibi geldi ama belki de yanlıştı... bilmiyorum.

Stres, kaygı ve hüzün hepsiyle tanıştım ama tabi ki yine çocukça. Mutluluksa yaşadım onu. Çünkü mutluluk çocukça yaşanınca güzel. Ama üzüntüyü çocukça yaşamam çocukluğuma yakışmadı. Susmak benim içim çözümdü çünkü anlatınca da çözülmüyordu ve susunca hiç olmazsa benim acımdı. Ve en azından kimse çocukça bu demiyordu. Gülmesinler diye çocukça gizlendim ve öyle ağladım. Belki de doğal olarak çocukça saçmaladım.

Nereye gidiyor hayatım? Bilmiyorum. Nası yani ya bi hedefin yok mu? Denebilir fakat hayalim yok demedim. Nereye gidiyor dedim. Kaçımız hayallerimize doğru yol alabildik ki? Kaçımız hayalimizdeki insan olabildik ya da kaçımız hayal dünyasından çıkabildik ki? Hayallerine doğru gidebilmek için hayalindeki insan olabilmek için hayal dünyasından çıkması gerekir insanın. Peki kaçımız yapabildik ki? Ben yapamadım. Hâlâ hayallerimde yaşıyorum. İnsanların beni anladığını sanıyorum. Daha doğrusu hayalimdeki beni, gerçek dünyadaki insanların görüp anlamasını bekliyorum. Ne âlâ bi hayal değil mi? Bence ötesi yok. Ve tamamen saçmalık. Al işte bi çocukluk daha. Ama bu diğerinden çok daha saçma. Bi çocuğun masum saçmalıklarından daha da saçma. Ve çocukça da değil Aptalca.

Neyse, belki bir gün ben de uyanırım. Belki bir gün ben de büyürüm. Belki bir gün ben de akıllanırım. Belki bir gün... Belki...

NOT: BÜTÜN ÇOCUKLAR VE BÜTÜN ÇOCUKLUKLAR MASUM DEĞİLDİR. HATTA İYİ DE DEĞİLDİR.

Comments

Popular Posts